“Bir kentin (Lefkoşa) kurulması için bir yer seçerken başka bir şart, sakinlerini güzelliği ile çekmesi gerektiğidir. Hayatın keyifli olduğu bir yer kolayca terk edilemez, sakinleri hoş olmayan yerlere akın etmeyi istemez, çünkü insan zevksiz bir hayata katlanmakta zorlandır… Ancak bir ülke çok güzelse, insaları zevkler içinde şımarmaya çeker, ve bu bir şehre en çok zararı verecek olaydır. ”
St Tomas Aquinas, De Regno, Ad Regem Cypri.
Lefkoşa’nın başkent olarak kullanımı tarihte Bizans zamanlarına kadar dayanmaktadır. 9. ya da 10.yüzyılda Lefkoşa’da bir kale ele geçirilmiş ve Bizans’ın başkenti olarak kullanılmaya başlandı.
Tarih boyunca şehrin günlük yaşamını anlamak, bugünün binalarını anlamamıza yardımcı olacaktır. İnsanların meslekleri, davranışları, dinleri hatta konuştukları diller bile birleşerek şehri ve binaları şekillendiren kültürü oluşturmaktadır.
13.yüzyılda Lefkoşa tarihinin en önemli bölümlerinden biri yazıldı. Guy de Lusignan adayı satın aldı ve ortaçağdaki Kıbrıs Krallığını kurdu. Bugün gördüğümüz tarihi binaların bir kısmı, bu dönemde inşa edilmeye başlamıştır, 16.-17.yy Osmanlı döneminde ve 18.-19.yy İngiliz döneminde devam edilmiştir. Geçen zamana rağmen günümüzde surlariçi bölgesindeki eski yapılar Luzinyan dizaynlarına ve 13.yy fikirlerine sahiptirler.
13.yüzyılda “Çatışma, kültürel ve dini tahakküm, ve uygulanan bir Gotik feodalin dayatılan temeli, kısmen işlevsel ” olarak tanımlanır. 13. yüzyılda Lefkoşa’da, iki kentin kimyasal yaşamına rastlanır ; Önceden var olan Greko-Bizans ve yeni kurulan Franko-Gotik – birbiriyle uyumsuz bir şekilde gelişiyor, birleşiyor ve hatta üst üste geliyorlar. MS 1267’de Acra’nın düşüşü ve MS 1291’de Kutsal Topraklar’ın Haçlı Krallıkları, kentin etnik, kültürel, mimari ve kentsel yapısında büyük değişiklikler yapılmasını sağladı.
Lefkoşa’nın temelleri, Bizans döneminde, Lusignan ve daha sonra Venedikliler ve Osmanlılar tarafından etkilenen ve inşa edilen birçok bina / anıtta görülebilir. Büyük Hamam bunların hepsine iyi bir örnektir ve türünün tek örneği de değildir, peki biz Eagle Eye binasının tarihi hakkında nasıl bilgi bulacağız? Bunun için tarihi haritalar üzerinde çalıştık, gezginlerin anlatılarını okuduk ve bilimsel yayınları değerli kaynaklar olarak kullandık.